Türkiye’nin bir zamanlar 3. Büyük gölü olan Eğirdir Gölü yok olma tehlikesi ile karşı karşıya…

 

Bir zamanlar Türkiye'nin 3. Büyük gölü olan Eğirdir Gölü yok olma tehlikesi ile karşı karşıya… Göller Bölgesi’nin incisi olarak bilinen 7 renge sahip Eğirdir Gölü, dağ, göl ve yayla konseptiyle dünyaca ünlü, mükemmel bir doğa harikası idi.

 

Bundan 40 yıl öncesine kadar lağım göle akıtılarak hoyratça kullanılan Eğirdir Gölü çevre ilçelerden halen kirli atıklara maruz kalmakta. Yine geçmişte adalar arasına yapılan suni yollar neticesinde ekolojik denge de bozulmuş durumdaydı.

Adaların yolu olarak yapılan yollardan önce gölde biri boğulduğunda veya bir şey kaybolduğunda hangi saatte nereden alınacağı dahi bilinir durumdaydı. Poyraz veya lodosa göre gölün ahengi içerisinde sürükleneceği yer öngörülebiliyordu. Ancak ekolojik dengenin bozulması ile önce bu öngörülere sebep olan doğal akış bozuldu, sonrasında 1’inci sahil yolu olarak bilinen Konya yolu tarafı ot ve sinek ile dolmaya başladı.

 

O zamandan bu zamana geldiğimiz süreçte ise Isparta Belediyesi’nin Eğirdir Gölü’nden hoyratça aldığı yılda 12 milyon metreküp su ile göl tamamen kuruma tehlikesiyle karşı karşıya kaldı.

 

Son yıllarda gölün içinde küçük adalar belirmeye başlarken, Akın Gazetesi’nin haberine göre, geçtiğimiz günlerde Bedre koyunda da yeni bir ada meydana geldiği belirlendi.

 

Gölün tamamını sarmaya başlayan otlar kötü kokulara sebep olurken, sinekler de hat safhada rahatsızlık vermeye başladı.

 

Isparta’da yer alan bilbordlarda : “Eğirdir Gölü Kurumasın” pankartları asılı iken, bahçe ve refüj sulamak uğruna Eğirdir Gölü kurutulurken, Isparta Davraz suyu 19 litrelik damacanalarda 85 liraya satılıyor. Bir taraf ticaret yaparken diğer taraf doğal su kaynağını kaybetmekle karşı karşıya kalmıyor, kirlilik üretiyor, sinek üretiyor, kötü koku salgılıyor.

 

Isparta Belediyesi’nin Eğirdir Gölü’nden su alması İVEDİLİKLE ve tamamen durdurulmalıdır.

Banu Barlas