YILLARIN SARI BASIN KARTI DA DAMADA KURBAN GİTTİ

Tüm dünyada ‘Sarı Basın Kartı’ olarak yer alan, basının ehillik göstergesi, ayrıcalığı, işgal edilen ülkenin yeni kurbanı oldu.

Bakan Berat ALBAYRAK’ın kardeşi Serhat Albayrak’ın yönetim kurulu başkanvekili olduğu TURKUVAZ Medya, ‘Sarı Basın Kartı’ na damgasını vurdu. İktidarın gücünün devletin, devlet sisteminin üstüne çıkmış olması ülkenin 4’üncü büyük gücü olan ‘BASIN’ a da meydan okumaya döndü!

Hükümet Türkiye Cumhuriyeti Gazete sahipleri tarafından seçimle iş başına gelmiş ve mecliste temsil yetkisi bulunan Basın Kartları Komisyonunu etkisizleştirdi. Senede 3 kez toplanması gereken Basın Komisyonunun toplanması reddedilerek, Basın Kartları Komisyonundan bağımsız bir şekilde yapılan uygulama ile tüm dünyada ‘Sarı Basın Kartı’ olarak bilinen basın kartı ‘TURKUVAZ’ olarak değiştirildi.

Bünyesinde Sabah ve Takvim gazeteleri ile ATV, A Haber gibi televizyon kanallarını da bulunduran grubun yönetim kurulu başkanlığını, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a yakınlığıyla bilinen iş adamı Ömer Faruk Kalyoncu yürütüyor. Grubun yönetim kurulu başkanvekili ise Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın kardeşi Serhat Albayrak. Turkuvaz Kitap TK Kitap ve Kırtasiyeye ek olarak D&R da Turkuvaz Medya Grubu'nun çatısı altında faaliyet yürütüyor.

Turkuvaz Medya Grubu'nun bünyesinde bulunan markaların tamamı şöyle:
Sabah, Takvim, Fotomaç, Daily Sabah, Yeni Asır, Fikriyat, Sabah Avrupa, Sabah USA, Sabah Sarı Sayfalar, Yeniasirilan.com, ATV, A2, A Haber, A Haber Radyo, A Spor, A Spor Radyo, A News, ATV Avrupa, Minika, Minika Çocuk, Minika Go, Teknokulis, Aktüel, Bebeğim, China Today, Cosmopolitan, Cosmopolitan Bride, Esquire, Forbes, Bazaar, Home, Home Beautiful, Lacivert, Otohaber, Para, Sofra, Şamdan, Turkuvaz Matbaacılık, Turkuvaz Dağıtım Pazarlama, Turkucaz Mobil Medya, Abone Turkuvaz, Turkuvaz Radyoları, Turkuvaz Kitap TK Kitap ve Kırtasiye.
Cumhurbaşkanlığı’ın da rengi olan Turkuaz’ın Sarı Basın Kartı’nın yerini alması, Türkiye’nin 4’üncü ve SÖZDE Bağımsız gücünün Cumhurbaşkanlığına bağlı olduğu düşüncesini yaratıyor. Yönetmeliğe aykırı olarak, Basının gazete sahipleri tarafından yetkilendirilmiş BASIN zirvesini yok sayarak alınmış bu karar basına meydan okumak olarak algılanıyor.
67 YILLIK ‘SARI BASIN KARTI’ TARİH OLDU!

Basın kartının komisyondan ve basın zirvesiden bağımsız olarak turkuaz yapılması, basının Cumhurbaşkanlığı elemanı gibi görülmesini sağlarken, kuvvetler ayrılığından geriye kalan 4’üncü güç de asimile edilmiş bulunuyor.

Basının görevi olan ikazı temsil eden ‘Sarı’ rengin devrin iktidarı tarafından antidemokratik bir şekilde değiştirilmesi basın camiası tarafından tepkilere sebep oldu.

Gazetecilerin sarı basın kartı sahibi olması sağlayan 5953 sayılı (Yaygı bilinen ismiyle 212) Basın İş Kanunu Türkiye’de 20 Haziran 1952 yılında yürürlüğe girmişti.

67 yıllık Sarı Basın Kartı, turkuaz ile pembe renk geçişleri olan bir kart olarak, Basın Kartları Komisyonundan bağımsız tasarlandı. “Yaptım oldu!”, “İktidarım ne istersem yaparım” zihniyetini ortaya koyan bu antidemokratik gasp ile 67 yıllık Sarı Basın Kartı tarih oldu!

Sarı Basın Kartı dünyada 130 yıldır, Türkiye’de 67 yıldır kullanılıyordu. Adını dünyada sarı mürekkebin kullanıldığı ilk çizgi romandan alan Sarı Basın Kartı, yine bu çizgi romandaki hikâyeden esinlenen misyonla özdeşleştirilmiştir. Yellow Kid çizgi romanı emeğin sömürülmesine, kadın haklarına, özgürlüğe dikkat çeken bir simge haline gelmişti. Hakların savunucusu misyonu ile basın ile özdeşleşmiş ve tüm dünyada gazetecilerin kimliği de sarı renkli olmuştur.

Yönetmeliğe göre yılda 3 kez toplanması gereken basın kartı komisyonu, son bir yıldır hiç toplanmadı. İnsanların özlük haklarının ortadan kalkmasına sebep olacak bu görev ihmali gazeteci arkadaşlarımızın tamamını mağdur etti. Devler güreşirken çimende ezilen gazeteci arkadaşlarımız aylık ortalama Bin lira ceplerinden ödeme yaptı. Yine bu mağduriyet, basın komisyonu temsilcilerinin İletişim Başkanı Fahrettin Altun’la görüşmesine rağmen de son bulmadı.

Berat Albayrak’a yakınlığı ile bilinen İletişim Başkanı Fahrettin Altun, basın komisyonu temsilcilerinin kendisine götürdüğü toplu taşımada çip önerisini: “ Bize akıl mı veriyorsun?!” diyerek reddetti.

Sözün özü; tüm kamuoyuna duyurulur…

Basın Türkiye Cumhuriyeti’nin 4’üncü ve bağımsız gücü olmaktan çıkmış, basından, basın komisyonu ve temsilcilerinden bağımsız olarak, devleti, yönetmelikleri, özlük haklarını hiçe sayarak iktidarın gücü ile ANTİDEMOKRATİK bir şekilde basına da darbe vurulmuştur. Yılların ‘Sarı Basın Kartı’ güç mücadelesine, ranta, anti demokrasiye kurban edilmiştir. Konuya dair basın olarak bu işin peşini bırakmayacağımızı beyan ederken, baskılara boyun eğmeyeceğimizi ve hakkımızı sonuna kadar arayıp bu güç mücadelesinin aracı haline gelmeyeceğimizi saygılarımızla kamuoyunun bilgilerine sunarız…


Banu Barlas

Konuya dair Basın Konfederasyon Başkanı Nuri Kolaylı’nın açıklaması şöyle:

BASIN KARTI KOMİSYONU DERHAL TOPLANMALI

Bilindiği gibi; Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçiş ile birlikte Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü kapatılarak görevleri Cumhurbaşkanlığı bünyesinde oluşturulan İletişim Başkanlığı’na devredilmiştir. Bu değişimin ardından, yaklaşık bir yıllık süre içinde özellikle basın kartları konusunda kelimenin tam anlamıyla belirsizlik yaşanmaktadır. 5510 sayılı Sosyal Güvenlik Kanunu’nun 40. Maddesinde 2013 yılında yapılan değişiklikle, gazetecilerin erken emeklilik hakkından yararlanabilmeleri ancak basın kartı sahibi olmaları ile mümkündür. Ancak, İletişim Başkanlığınca yaklaşık bir yıldır başka bir belirsizliğin söz konusu olduğu basın kartı komisyonu toplanmadığından; meslektaşlarımız erken emeklilik için gerekli olan basın kartlarına kavuşamamakta, dolayısıyla yıpranmadan kaynaklanan erken emeklilik hakkını kazanamamaktadır. Beklentimiz, Basın Kartı Komisyonunda belirsizliğin ortadan kaldırılarak derhal toplantıya çağrılması ve meslektaşlarımızın daha fazla mağdur olmalarının önüne geçilmesidir.

KOMİSYON DEMOKRATİK YAPISINA KAVUŞTURULMALI

Basın Kartları Komisyonu’nun yapısını anti-demokratik hale getiren yönetmelik değişikliği, basın kartı konusunda olumsuz bir adımdır. Yeni yönetmelik, basın kartı komisyonunun oluşumunda tüm inisiyatifi İletişim Başkanına bırakmakta, mesleki temsil ve teamüller gözardı edilmektedir. Seçimle gelenlerin yerini atamayla belirlenen üyeler almaktadır. Komisyon, meslek temsilcilerinin yer aldığı demokratik bir yapıya zaman geçirilmeden kavuşturulmalıdır. Ayrıca basın kartlarının değişim sürecinde, kamuoyunda sarı basın kartı olarak oturmuş olan renk, mavi ile değiştirilmektedir.

BASIN KARTI SARI KALMALIDIR

Beklentimiz rengin eskisi gibi sarı olması ve kartlarda bulunan çiplerin tüm mahalli idarelerin sistemlerine tanıtılarak her il için ayrı kart çıkarılmasına gerek kalmadan kullanılabilmesinin sağlanmasıdır.

Sonuç olarak; Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu olarak defalarca dile getirdiğimiz sorunların zaman kaybedilmeden ele alınmasını ve çözülmesini bekliyoruz.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.